KÜL

Bir insanın sevgi ve güvenle kurduğu bağların zamanla nasıl yara açıp, içsel bir çöküşe yol açtığı anlatılır. Şiir, kaybolan umutların ve yitirilen güvenin, kişiyi nasıl derin bir yalnızlığa sürüklediğini, sevdanın yarattığı boşluk ve fırtınada nihayetinde her şeyin kül olmasına kadar ilerleyen bir süreci betimler.

KÜL

En beklemediğinden gelir en büyük darbe,
En güvendiğinden hem de.
O yaralar en çok seni,
Ruhun çekilir bedeninde.

En sevdiğinde gider,
Beklemez seni, ardına bile bakmaz.
Umudun nefretinde ömrün biter,
Ellerin tutmaz, ağzın susar, konuşmaz.

Bir sabah uyanırsın, etraf karanlık,
Tutmaz kimse elinden, yok eski aydınlık.
Gözlerin açık ama dünya bulanık,
Sesler fısıltı, her tende bir yabancılık.

Kaybolurum, anıların içinde yaşar ruhum,
Her sevda bir yara, her gözyaşı bir iz bırakır.
Gecenin karanlığında bir fısıltı, kalbimde yankılanır,
Ve her şey biter, bir korun içinde kül olurum.